Obezite, vücut sağlığını farklı yönlerden bozacak önemli bir rahatsızlıktır. Obezite cerrahisi ise bu hastalığın tedavisi için geliştirilmiş ve günümüzde yoğun olarak kullanılan bir yöntemdir. Kendi içerisinde farklı türleri olan bu tedaviler, deneyimli cerrahlar tarafından uygulanabilmektedir.

Obezite Cerrahisi Nedir?

Obezite cerrahisi, vücut kitle indeksi 35 ve üzerinde olan hastalara uygulanan kilo verdirme ameliyatlarıdır. Yapılabilecek en basit tanımlamanın bu şekilde olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır.

Obezite cerrahisi; cerrahi yöntemler kullanılarak bu hastalığın tedavi edilmesini sağlayan yöntemlerdir. Burada temel amaç hastaların kilo vermeleridir. Kilo vermeleri içinse mide başta olmak üzere sindirim sisteminde bazı düzenlemeler yapılır.

Mide küçültme ameliyatı, zayıflama ameliyatı gibi isimlerle bilinen bu cerrahi yöntemlerde, vücuttan yağ alınması gibi uygulamalar yoktur. Hastalar, ameliyat sonrasında daha az gıda tüketerek hızlı bir şekilde kilolarından kurtulur.

Burada uygulanan farklı yöntemler vardır. Bunların tamamında temel amaç yeme kapasitesinin azaltılmasıdır. Yani hastaların mideleri farklı tekniklerle küçültülür ve böylece hastalar daha az gıda ile tokluk hissine ulaşır.

Bazı yöntemlerde, yeme kapasitesinin azaltılmasına ek olarak bağırsaktan yapılan emilime de müdahale edilir. Bu müdahale ile tüketilen gıdalar daha az emilir ve böylece alınan kalori düşer. Bütün bunlar ise hastaların çok daha hızlı ve kalıcı olarak kilo vermesini sağlar.

Obezite Cerrahisi Kimler İçin Uygundur?

Obezite cerrahisi, adından da anlaşılacağı üzere obezite hastalarına yönelik olarak geliştirilmiş tedavilerdir. Obezite hastası olmayanlar için uygun tedaviler değildir.

Obezite, vücudun aşırı yağlanması ve buna bağlı olarak kilo alınması olarak ifade edilebilir. Ancak sorun sadece alınan kilolar değildir. Aşırı kiloya bağlı olarak ortaya çıkan farklı hastalık riskleri de vardır. Dolayısıyla hastaların tedavi olması, yalnızca dış görünüşü ilgilendirmez, aynı zamanda kişinin sağlığını da yakından ilgilendirir.

Bu tedaviler, genel olarak vücut kitle indeksi 35 ve üzerinde olan kişiler için uygundur. Ayrıca vücut kitle indeksi 30 ile 35 arasında olmasına karşın, tip 2 diyabet ve hipertansiyon gibi sorunları olan hastalara da obezite cerrahisi yöntemleri uygulanabilir.

Obezite Cerrahisi Tedavi Yöntemleri

Obezite cerrahisi, kendi içerisinde farklı tedavi yöntemleri bulundurur. Bu yöntemler, hastaların da uygun olması durumunda laparoskopi ile uygulanır. Böylece ameliyat kaynaklı açılan kesilen ve yapılan diğer müdahalelerin iyileşme süresi daha kısa olur. Ayrıca yan etki ve komplikasyon riski de ciddi anlamda düşer.

Uygulanacak farklı tedavi yöntemleri vardır. Bunlardan yaygın olarak kullanılanlara ilişkin küçük detaylar şu şekildedir:

• Tüp Mide Ameliyatı: Mide küçültme ameliyatı olarak da bilinen bu prosedür ile midenin boyutu yaklaşık %80 küçülür. Midenin büyük bir kısmı alınır. Bu işlem sırasında mide giriş ve çıkışına müdahale edilmez.
• Gastric Bypass: Midenin ve bağırsakların bir bölümünün bypass edildiği bir prosedürdür. Hem yeme kapasitesi azaltılır hem de gıdaların emilim oranları düşürülür. Mide girişine müdahale edilmezken, mide çıkışı ise tamamen değiştirilir.
• Mide Balonu: Esasında cerrahi olmayan bir yöntemdir. Hastaların mideleri balon yerleştirilmesine şeklindedir. Balonlar, direkt olarak ağızdan yutularak veya yine ağızdan endoskopik yöntemlerle yerleştirilir. Böylece yeme kapasitesi azaltılır. Bu tedavi süreli olup, bir süre sonra balon çıkarılır.

Buradaki tedavilerin her birinin hedefi temelde aynı olsa da, uygulanma şartları farklıdır. Obezite hastalarına bunlardan hangisinin uygulanacağına, uzman cerrah karar vermektedir.

Obezite Cerrahisi Riskleri

Obezite cerrahisi kapsamındaki tedaviler, birer cerrahi işlemdir. Dolayısıyla cerrahi işlemden kaynaklı bazı riskler vardır. Buna ek olarak sindirim sistemine yapılan müdahaleden dolayı da bazı risklerin ortaya çıkma olasılığı bulunur.  Cerrahi işleme bağlı olarak ortaya çıkması muhtemel riskler şunlardır:

• Enfeksiyon
• Aşırı kanama
• Akciğer sorunları
• Anestezi kaynaklı riskler
• Kan pıhtılaşması
• İç kanama

Laparoskopi sayesinde bunlara ilişkin riskler son derece düşüktür. Deneyimli bir cerrah tercih edildiğinde, bu riskler daha da düşük olacaktır.

Obezite cerrahisi kaynaklı, yani yapılan işleme bağlı olarak ortaya çıkabilecek riskler ise şu şekildedir:

• Mide bulantısı, kusma
• Dumping sendromu
• Bağırsak tıkanıklığı
• Vitamin ve mineral eksikliği
• Ülser
• Reflü
• Mide dikişlerinde sızıntı, kaçak
• Safra taşı
• Sindirim problemleri
• Revizyon cerrahisi

Buradaki risklerin ortaya çıkması da yine düşük bir olasılıktır. Ancak obezite cerrahisi kararı alınırken, bunların tamamının göz önünde bulundurulması gerektiği unutulmamalıdır.